yillardir konusmuyorduk. iyi geldi bize konusmamak belki de. herkes kendi islerini halletmeye zaman buldu. simdi buraya kaldigimiz yerden devam ediyoruz desem komik olur. cok cok komik olur. ama var bir seyler. karsilikli bir el uzatma var. dokunulamayacagini bildigimizden belki de rahatca bir el uzatma bu, ama tamamen degersiz ve anlamsiz oldugunu soylemek de abarti olur.
boyle iyimserce dusunuyorum. daha once de yazmistim. birlikte buyuduk biz. gururumdan hicbir zaman ona itiraf etmedigim bir sey varsa zamaninda iddia ettigi gibi, bu, onun istedigi sey degil, birlikte buyudugumuz, tanistigimizda onun kadar kucuk oldugumdur.
onun hakkinda yazabilecegim en anlamli seyleri daha onceden
yazmistim zaten. oysa bizim hakkimizda yazmadim. yazamazdim da. cunku bazi seyler var, cikmamali agizdan. neden cikmamali? nedeni bile aciklanamaz. soze dokulemez cunku bazi seyler. tipki, gozlenen elektronun, farkli hareket etmesi gibi, kimi soze dokulen olgular degisir, baskalasir. Bundan dolayi ona yazamiyor, iste burada bir seyler karalayarak icimde kabaran dalgalari sondurmeye calisiyorum.
evet, yine yogunluk icimdeyim. ucurumun kenarinda duruyor, karsiya atlayabilecegimi samimiyetle dusunup, denemeye bile hazirlaniyorum. ama artik 30umu gectim, bunlarin gercek hayatla ilgisi olmadiginin farkindayim.
gercek hayat odenmeyen faturalar, gecerli oldugundan emin olunmayan vizeler, calismayan bilgisayar programlari, ve de calisirken icilen kahveler demek. yine de.. yine de bir an icin de olsa kamastiriyor gozlerimi ucurum. ve de izin veriyorum hayallerime beni alip gotursunler.
sunun surasinda ne kadar zamanimiz kaldi birlikte. mum isigi. karanlik arkaplan. bir masada oturuyoruz. masada bir sise. masada 2 bardak. o ve ben. konusuruyoruz. iciyoruz. biliyorum ikisi de cok dogal geliyor bize. konusacak ne cok ne cok sey var. hic bitmese bu gece *hayallerde bile bitiyor bu masum geceler evet* [ guluyor, kahkahasini duyuyorum, gozlerini kapiyor gulerken. ne diyor? boyle zamanlarda, onu guldudugumde ne derdi? hatirlayamiyorum. -olur oyle. - ]evet konu filmlerden aciliyor. sarkilardan. gecen onca yilda olanlardan degil, olmayanlardan bahsediliyor. gorusmememizden misal. onun bir turlu dogru iliskiyi bulamamasindan; benim dogru isi. belki baskalarinin dedikodusu yapiliyor. ayni insanlarin sahit oldugumuz farkli yanlari ilgimizi cekiyor. o insanlar degil, bizim onlari gorus farkliligimiz. kibarca hicbir seyin gercegi soylenmiyor. dibine inilmiyor. muzik de yok. bizi gecmise goturecek en ufak bir ayrinti yok... bizden baska. Hayal buraya kadar cok masum, cok guzel. Melek gormus gibi bakiyorum bu hayale, gozumu almak, ayirmak icin bir sebep goremiyorum. Iste bunu soylemek istiyorum ona. Icimden gecen bu. Daha fazlasi bile degil. Buraya da yaziyorum, buyuk bir sir olmadigi ortada. Ama.. ama ona yazamam, soyleyemem. Tupun iki yanindan cikan elektron davranisini degistirir sonra. Doganin kurallarina mudahale etmeye calismak kim ben kim.
Sonra soz bitiyor. Aslinda biten soz degil, icki belki, belki de dedikodular, arada gecen yillar bitiyor. (Aslinda hicbiri. Biten bizim kopuk gibi ucucu ortaya konulan karakterlerimiz.) Sonra... Baska bir sey deniyor mu? Sozcuk alisverisi oluyor mu? Sanmiyorum. Mesela:
*kisik anlamli, alayli gozlerle "cheers darlin' "
* -dusundun mu beni hic icinde (sIkIca tutulurken bel)
*-kac yil senin yuzunden ince dudakli kadinlara meyil ettim, neler kacirdim
...
deniliyor mu?
Sanmiyorum. Yanak oksamayla basliyor ama her sey. Gozgoze bakarken yanak oksayarak. Kimse birbirinden alamiyor gozlerini, cunku aksi sucu itiraf etmek, durumun yanlisligini ortaya kalmak, kisacasi oyunbozanlik olur.
Gerisi geliyor. Hic de masum degil.
Iste boyle olacaklar. Hayaller bu sekilde diye hayal deyip gecmeyelim. Ben bu adami 2.5 yil bebegim gibi salladim kollarimda. O beni baska kimsenin yapmayacagi gibi sevkatle, merhametle oksadi. Bir kac sey biliyorum hakkinda. Hakkimizda. O elektronu gozlemekle olacak budur.
Yanlis anlasilmasin. Iki beden arasindaki alisverisin basit sonuclardan kaciyor, korkuyor degilim. Biz hep bedenlerimizi ayirdik kendimizden, o kadar olgunduk cocukken bile. Sorun bu degil. Sorun, bu hayal bizi -sonundaki olaylar dolayisiyla- gerceklik dedigimiz o duzenli, sirali olaylar dizisinden ayiracak, o dizide baglanamaz bir kopukluk yaratacak.
Bundan dolayi yazamam ona, bunca iyimser mutlu karsilasmaya, konusmaya, onun arada onlarca baska kadina asik olmus olmasina ragmen.
Bir de tabi -utanarak da soyluyorum- bana soylemeyecegi var.